İç Anadolu Bölgesi’nde bulunan illerimizden biri olan Niğde, Kayseri, Nevşehir, Mersin, Adana ve Konya ile sınır illerden biridir. Kapadokya bölgesinde yer alması nedeni ile Niğde gezilecek yerler arasında, önemli tarihi yapıların yanı sıra doğal oluşumları da bulmak mümkündür.
Yazı Başlıkları
Kaplıcaları, tarihi yapıları ve antik yerleşim yerleri ile birlikte Niğde gezi rehberi listenizde yer verebileceğiniz destinasyonlar yer alıyor.
Şehrin doğal güzellikleri arasında yer alan Aladağlar Milli Parkı içerisinde, yüzlerce farklı hayvan ve bitki çeşidi bulunmaktadır. 55000 hektarlık geniş bir alanı kapsayan milli park, şehirde doğal güzellikler arayan ve doğa gezintisi yapmak isteyenler için önemli noktalardan biridir.
İl merkezinde bulunan Sungurbey Camii, herhangi bir kitabeye sahip olmaması nedeniyle yapım yılı bilinmeyen yapılar arasındadır. Ancak camide yapılan uzman incelemeleri neticesinde, Sungurbey Caminin 1335 yılında inşa edildiği tahmin edilmektedir.
İlhanlı zamanında şehirde valilik yapan sungur bey tarafından yaptırılmış olması nedeniyle, cami bu isimle anılmaktadır. Külliye medresesi yapısını andıran Sungurbey Camii, Niğde gezi rehberi listenizde yer alabilecek önemli tarihi yapılar arasında yer alıyor.
Şehirde gezebileceğiniz doğal bir keşif noktası arıyorsanız, Narlıgöl bunlardan biri olmalıdır. Magma ve lavlardan oluşan büyük bir çukurun içerisinde bulunan Narlıgöl, bölgenin tek krater gölü olmasıyla bilinmektedir. Çiftlik ilçesi sınırlarında bulunan göl doğal bir oluşum olması nedeni ile özellikle yabancı turistlerin bir hayli ilgisini çekmektedir.
Niğde’de gezilecek yerler arasında doğal güzelliği ile öne çıkan bir başka keşif noktası da Çiniligöl olmaktadır. Ulukışla ilçesi sınırlarında bulunan muhteşem doğal güzellik, doğa severlerin vazgeçilmez ziyaret alanlarından biridir.
Yapılan ölçümlerde 100 metre derinliğe sahip olması nedeniyle dipsizgöl olarak da adlandırılan Çiniligöl, etrafındaki kır çiçekleri ile ziyaretçilerine kartpostallık görüntü sunmaktadır. Dağların gölgesinde kalan ve yazın en sıcak zamanlarında bile 10 dereceyi geçmeyen sıcaklığa sahip göl çevresi, sıcaktan bunalanların ziyaret ettikleri yerler arasındadır.
Alaaddin tepesinde konumlu olan Niğde Kalesi, küçük bir yapı olmasına rağmen şehrin simge yapıları arasında yer almaktadır. Kalenin yapım yılına dair kesin bir bilgi bulunmayıp, yapılan incelemeler sonucunda milattan önceki 8. Yüzyılda inşa edildiğine dair tahminler bulunmaktadır. Kale genelinde yapılan incelemelere göre, yapının Bizans ve Arap dönemlerinden kalma izler taşıdığı görülmektedir. Kalenin Osmanlı döneminde 1740 tarihinde tadilat gördüğü bilinmektedir.
Cumhuriyetin ilanından sonra şehirde arkeoloji müzesi kurması için şehrin ileri gelenleri Atatürk’ten talimat almıştır. Alınan bu talimat üzerine ilk çalışmalar 1939 senesinde başlamıştır. Bölgeden elde edilen kazı çalışmalarında ki araç ve gereçler Niğde Arkeoloji Müzesi’nde sergilenirken, müze binasının yetersiz olması nedeniyle 1977 tarihinde şehir merkezindeki bugünkü yerine taşınmıştır.
Ulukışla ilçesi sınırlarında bulunan Çiftehan kaplıcaları, şehir merkezine 78 kilometre uzaklıkta yer almaktadır. Kaplıcalar sadece Niğde’nin değil, aynı zamanda çevre illerden gelen ziyaretçilerin de akınına uğramaktadır.
Özellikle kadın ve romatizma hastalıklarına iyi geldiği bilinen kaplıca, Niğde gezi rehberi listelerinde şehrin termal turizmine önemli katkılar sağlamaktadır. Bu kaplıcaların yanı sıra Kemerhisar içmeleri ve Kocapınar kaplıcası, şehrin termal turizmini daha zengin hale getirmektedir.
Dağcılık sporları ile ilgilenen kişilerin uğrak yerlerinden biri olan Cımbar vadisi, bölgedeki Aladağlar Milli Parkı sınırları içerisinde yer almaktadır. Doğa gezilerinden hoşlananlar için ideal bir alternatif olan vadi, tırmanış sporcularının şehirdeki ilgi odağı yerlerden biridir.
İl merkezinden yaklaşık 9 kilometrelik mesafede bulunan Helena Kilisesi, 6. Yüzyılda inşa edilmiştir. Sonrasında farklı tadilat çalışmaları yapılarak günümüzdeki halini alan kilise, önemli ölçüde doğal yapısını korumayı başarmıştır.
Gümüşler köyü sınırlarında bulunan ve il merkezinden 10 kilometrelik mesafede yer alan Eskigümüş Manastırı, iç kısmında bulunan tasvirler ile dikkat çekici özelliklere sahiptir.
Özellikle yabancı turistlerin Niğde gezilecek yerler listelerinde yer verdikleri kilise, milattan sonra 10. Yüzyılda inşa edilmiştir. Sanatsal incelikleri bünyesinde barındıran Eskigümüş Manastırı, kayaların oyularak yapılması nedeni ile turistlerin ayrıca dikkatini çekmektedir.
İl merkezinde bulunan kuş kayası kaya mezarları, adından da anlaşıldığı üzere kayaların insanlar tarafından oyularak mezar haline getirilmesi ile yapılmıştır. Toplamda 15 farklı mezarın bulunduğu yapılar, şehir merkezinden 13 kilometre uzaklıkta bulunmaktadır.
Şehir merkezinde yer alan Alâeddin camii, bölgedeki önemli Selçuklu eserleri arasında yer almaktadır. Tarihi camii 1223 yılında inşa edilmiş olup, banisi ziynet beşer olmuştur.
İl merkezine uzaklığı 25 kilometre olan Roma Havuzu, şehirdeki en önemli roma eseri olarak öne çıkmaktadır. Havuzun yapım tarihine dair kesin bir bilgi bulunmamaktadır. Ancak milattan sonra 2 ile 3. Yüzyıl arasında yaptırıldığına dair işaretler taşımaktadır. Bor ilçesi sınırlarında bulunan havuz, aslını koruyarak günümüze kadar gelmeyi başarmıştır. Yaklaşık 12 metre uzunluğunda ve 6 metre genişliğinde olan havuzun, yabancı turistler tarafından daha çok ilgi gördüğü bilinmektedir.